Analizin Sonucu ve Taraflar İçin Çıkarımlar Bu karar, ihale süreçlerindeki aktörler için dikkat çekici dersler barındırmaktadır: İstekliler için: Rakiplerine yönelik bir şikâyet süreci başlatmadan önce, kendi yeterlik belgelerinin, özellikle de iş deneyim belgelerinin, mevzuata harfiyen uygun olduğundan emin olmalıdırlar.

Ancak bu yaklaşımlar, sözleşmenin geçerliliğini kural olarak koruduğu İsviçre ve Alman hukukları gibi karşılaştırmalı hukuk örnekleriyle çelişmektedir. Yargıtay ise bu tartışmada kendine özgü ve yerleşik hale gelen bir çözüm geliştirmiştir.

Yüklenicinin sorumluluğu da, taahhüdünü yerine getirirken kendi kusurlu eylemleri veya ihmalleriyle sınırlı olmalıdır. Yüklenicinin sorumluluğunu kendi kusuruyla sınırlayan, mücbir sebep hallerini gözeten ve hukukun genel ilkelerine uygun düzenlemeler yapmalıdır.

Sunulan analizler, teklif edilen fiyatın nasıl elde edildiğini mantıksal ve matematiksel olarak kanıtlamalıdır. Bu kural, açıklamanın kendi içinde tutarlı olmasını ve isteklinin kendi beyanlarıyla çelişmemesini sağlar.

Bu madde, yüklenicinin iddia ve itirazlarına rağmen idare işi kendi istediği gibi yaptırdığı takdirde, yüklenicinin sorumluluktan kurtulacağını da belirtir.

Başvuru sahibine göre, bu isteklinin nakit geçici teminatı, kendisi tarafından değil, oğlu tarafından yatırılmıştı ve bu durum teminatı geçersiz kılıyordu. İdareler Açısından: İdareler, nakit teminat dekontlarını incelerken, parayı yatıran hesaptan ziyade, dekontun açıklama kısmında yer alan bilgilere odaklanmalıdır.