İdare Mahkemesi, KİK kararının iptaline hükmeder. İdare Mahkemesi kararını (Firma A'nın davası) incelediğinde şu tespiti yapar: KİK, Danıştay'ın verdiği bozma kararına uymak için zaten bir Kurul kararı (2025/MK-155) almıştır. İdare Mahkemesi'nin iptalini istediği KİK kararı (2025/UH.I-1253) zaten iptal edilmiştir.

İhalenin idare mahkemesi kararı ile iptal edilmesi ve öncesinde sözleşme imzalanmış olması hali karmaşık bir haldir. sayılı kararı incelenerek, mahkeme kararıyla iptal edilen bir kamu ihalesi sözleşmesinde yüklenicinin haklarının ne olduğu, özellikle 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 24.

İdare Mahkemesi, Kurul kararını hukuka aykırı bularak iptal etmiştir. Bu mantıksal silsileden hareketle mahkeme, şikâyete konu işlemin öğrenildiği, yani farkına varıldığı tarihin, kesinleşen ihale kararının tebliğ edildiği 30.05.2025 tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğine karar vermiştir.

idari yargı kararı nedeniyle davalı iş sahibince sözleşmenin fiilen uygulama imkânı kalmadığından işin durdurulması ve tasfiyeye gidilmesinde iş sahibine kusur yükletilmesi mümkün değildir. İdare Mahkemesi Kararı ve Sözleşmenin Tasfiyesi Bir okul inşaatı ihalesi, davacı yüklenici ile imzalanan sözleşme ile sonuçlanmıştır.

İdare mahkemesi kararını uygulamayan kamu görevlisi, bu eylemi nedeniyle 2577 sayılı Kanun veya ceza kanunları yönünden sorumlu tutulabilir, ancak bu eylemden doğan dolaylı mali sonuçlar (daha pahalıya hizmet alımı gibi), eğer o alım kendi içinde hukuka uygunsa, otomatikman kamu zararı olarak nitelendirilemez.

İptal Edilen İhalenin Damga Vergisi İdareden Değil, Vergi Dairesinden İstenir Bir ihaleyi kazanan yüklenicinin, sözleşme imzalamak için yatırdığı KİK payı, karar pulu ve özellikle damga vergisi gibi masraflar, ihalenin idare dışı sebeplerle (örn: mahkeme kararı) iptal edilmesi durumunda büyük bir mali yük oluşturur.