YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin bir yıl süreyle kamu ihalelerine girmekten yasaklanmasına ilişkin 04.09.2013 tarih ve 28755 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararın, iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Ankara 10. İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacının sözleşme imzalamaya davet edilmesine ilişkin mektubun 12/07/2013 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, bu tarihi takip eden 10. gün olan 22/07/2013 tarihinde davacının sözleşme imzalamaya gelmesinin gerektiği, her ne kadar davalı idarece, davacının istenilen belgeleri bu tarihten sonra 23/07/2013 günü idareye teslim ettiği belirtilmekteyse de, davacının sözleşme pulu, sözleşme karar pulu, sözleşme teminatını, sözleşmenin imzalanması için belirlenen son gün olan 22/07/2013 tarihinde ilgili Bankaya yatırdığı görüldüğünden, kanuni süre içerisinde sözleşme imzalama iradesini ortaya koyan davacının "üzerine ihale yapıldığı halde mücbir sebep halleri dışında usulüne göre sözleşme yapmayan" olarak nitelendirilemeyeceği ve bu gerekçeyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davalı idare tarafından, husumetin Orman Genel Müdürlüğü'ne yöneltilmesi gerektiği, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararından önce yürürlükte olan "İadeli taahhütlü mektupla yapılan tebligatlarda mektubun postaya verilmesini takip eden yedinci gün, kararın istekliye tebliğ tarihi sayılır." hükmü gereğince tebliğ tarihinin 10/07/2013 olduğu, mektubun resmi olarak isteklinin eline geçtiği 12/07/2013 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi halinde dahi sözleşme imzalanması için öngörülen 10 günlük sürenin 22/07/2013 tarihinde dolduğu ve davacının süresi içinde gereken belgeleri sunmadığı, yasal süre geçtikten sonra sözleşme imzalanmasının Kamu İhale Kanunu'na aykırılık teşkil ettiği, davacının sözleşme yapma iradesini ortaya koymasının kanun koyucunun öngördüğü yasal süreyi değiştiremeyeceği, davacının basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü bulunduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Kamu İhale Kanunu'nun 65. maddesinde yer alan "İadeli taahhütlü mektupla yapılan tebligatlarda mektubun postaya verilmesini takip eden yedinci gün, kararın istekliye tebliğ tarihi sayılır." hükmünün Anayasa Mahkemesinin kararıyla iptal edildiği, davalı kurumun daveti üzerine teminatın yatırıldığı ve sözleşme yapma iradesinin ortaya konulduğu, bir gün sonrası tarihli adli sicil kaydı ve ticaret sicil belgesi sunulması sebebiyle 1 yıl süreli olarak kamu ihalelerinden yasaklama işleminin tesis edilmesinin yasa maddelerine ve hakkaniyete aykırı olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK K1'İN DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki Ankara 10. İdare Mahkemesi'nin 23/06/2014 tarih ve E:2013/1514, K:2014/691 sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA, oybirliğiyle karar verildi.
(Danıştay 13. D., T. 5.2.2020, E. 2014/3439 K. 2020/342)
Yorum Bırak