Asıl ve birleşen davalar, ödenmeyen hakediş bedelinin tahsili, iade edilmeyen avans ve kesin teminat mektuplarının iadesi, nakde dönüştürülmeleri halinde avans faiziyle birlikte tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda asıl ve birleşen davada davalı ... aleyhine açılan davaların pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davalı ... aleyhine açılan asıl davanın kısmen, birleşen davanın ise kabulüne dair verilen karar, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Asıl ve birleşen davalarda davacı yüklenici, davalı ... ise iş sahibidir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına göre asıl ve birleşen dosya davacısı yüklenicinin tüm, davalı ... Bakanlığının birleşen davaya karşı tüm, asıl davaya karşı aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dairemizin 2017/1399 Esas, 2017/4242 Karar ve 01.12.2017 günlü bozma kararına mahkemece uyma kararı verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece bozma ilâmına uyulduğuna göre bozma ilâmında belirtilen hususlar lehine olan taraf için usuli kazanılmış hak oluşturacağının dikkate alınarak bozma ilamı gereğince inceleme ve araştırma yapılması zorunludur. Bu sebeple mahkemenin asıl davada nakde çevrilen kesin teminat mektubunun taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 30. maddesinde yer alan iade koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerekir.
İş bu nedenle mahkemece teminat mektubunun iade koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmadan, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu verilen karar doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen dosya davacısı yüklenicinin tüm, davalı ...'nın birleşen davaya ilişkin tüm, asıl davaya ilişkin diğer temyiz itirazlarının reddine, kararın 2. bent uyarınca asıl davada davalı ... yararına BOZULMASINA, 2.540,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay'daki duruşmada vekille temsil olunan davalı ...’na verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince davalı ...'ndan harç alınmasına yer olmadığına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 16.01.2020 tarih ve 2019/1976 E., 2020/109 K. nolu kararı)
Yorum Bırak